George S. Patton

George Smith Patton, Jr. 11 Kasım 1885'te ABD'de San Gabriel - Kalifornia'da dünyaya geldi. Son derece zeki, sosyal olarak aktif ve önde gelen biri olan Patton, liderliğin kişisel kaderi olduğuna dair mutlak bir inançtan beslenen aşırı bir hırsla hareket ediyordu. Ayrıca kendisi, tekrarlanan reenkarnasyona da inanıyordu. Büyük dürtüsünün kaynakları ne olursa olsun, kılıç ustalığı da dahil olmak üzere birçok uğraş alanında normların ötesine geçti. Bazı zorluklardan sonra, askeri büyüklük "kaderini" gerçekleştirmeye kararlı genç bir süvari subayı olarak West Point'ten çıktı. Fiziksel yeteneklerini temsilen, Stockholm'deki 1912 Olimpiyatlarında Amerika Birleşik Devletleri'ni temsil etti. Keskin bir zekayla kutsanmış, Saumur'daki Fransız süvari okulunda ve Kansas'taki ABD süvari okulunda okudu. 1916'da General Pershing'in Pancho Villa'yı Meksika'ya kadar kovalayan beyhude seferinin bir parçasıydı. Patton daha sonra yeni zırhlı süvari silahı olan tank üzerinde eğitim aldı. Tank savaşlarının meraklısı oldu. Fransa'daki yerleşik bağlantıları nedeniyle, ABD'nin savaşa girmesi üzerine orada alelacele kurulan ABD tank okuluna komuta etmesi için atandı. Patton, 12–17 Eylül 1918'de St.-Mihel'de toplu bir tank saldırısına öncülük etti. Çatışma sırasında hafif yaralandı. Savaştan sonra tanklarla birlikte kaldı, ancak 1923'ten 1927'ye kadar Genelkurmay Başkanlığı, 1928'den 1931'e kadar süvari komutanı olarak görev yaptı. 1935'te genelkurmay başkanlığına döndü.

Patton, II. Dünya Savaşı patlak verdiğinde barış zamanı emeklilik yaşına yakındı. Kısa süre sonra rahatladı ve yaklaşan Sicilya işgalini planlamaya yardım etmesi için yeniden görevlendirildi. ABD Ordusunda ve aslında tüm Müttefik kuvvetler tarafında en iyi saha komutanlarından biri olma belirtilerini çoktan göstermişti. Bununla birlikte, beklenmedik sözler ve saha dışı davranışlar nedeniyle üstleriyle sık sık başı belaya girerdi. Üstleri ve önemli Müttefik generalleriyle geçinememesi de Kuzey Afrika'nın başlarında ortaya çıktı. Her iki özellik de o yaz Sicilya'daki HUSKY seferinde yeniden ortaya çıktı. Patton, komutasındaki dost birimlere aldırış etmediği için bazıları tarafından eleştirildi. Cevabı, "hesaplanmış riskler" aldığıydı. Bu aceleci olmaktan oldukça farklıydı. Gerçek operasyonel anlamdan yoksun muhteşem manevralar uğruna kayıpları göz ardı ettiği için, özellikle diğer komutanlara karşı derin kişisel kıskançlıkları onun yargılarını şüpheli hale getiren General Omar Bradley tarafından şiddetle eleştirildi.

Kasım 1942'de Kuzey Afrika'daki TORCH çıkarmalarının planlanmasına yardım etti. Fas'ta Vichy birliklerinin kısaca karşı çıktığı bir üçlü çıkarma gerçekleştiren kuvvetleri yönetti. Patton, ABD 2. Kolordusu'nun komutasını almak için Tunus'ta devam eden bir sefer sırasında Fas'tan geç geldi, ancak burada gerçek bir savaş alanı becerisi gösterdi. Hızlı yükselişine, Tunus'ta Mihver'e karşı ilk başarısızlığın ardından daha fazla kıdemli komutanın başarısızlığı ve görevden alınması yardımcı oldu.

Mart 1943'te kısa bir süre için Kuzey Afrika'daki ABD kara kuvvetlerinin komutasını devraldı, ancak İngilizlerle tartıştı ve kısa süre sonra rahatladı ve yaklaşan Sicilya işgalini planlamaya yardım etmek için yeniden atandı. 

Patton'ın kariyerindeki en kötü olay, genel kamuoyu tarafından iyi bilinmese de Sicilya harekatının başlarında meydana geldi: Patton başlangıçta, kaba sözlerinin kısmen kışkırtmış olabileceği ABD askerlerinin Biscari'de gerçekleştirdiği tutsak mihver askerlerine yönelik katliamlarını örtbas etmeye çalıştı. Daha ünlüsü, Sicilya'daki bir sahra hastanesinde bir ABD askerine tokat atmasıydı. Adam savaş stresinden muzdaripti ama Patton onu korkaklıkla suçladı. Patton, General Dwight Eisenhower (Ike) tarafından resmi ve alenen azarlandı ve asker ile askerin birliğinden özür dilemesi emredildi. Sonra herkesin gözü önünde utanç içinde İngiltere'ye gönderildi ve Bradley'i komuta kıdeminde onun üzerinden atlamak zorunda bıraktı. Bradley, Patton'ı şiddetle kıskanıyordu; çünkü hep Patton'ın altında görev yapmıştı.

Overlord Harekatı'nın Normandiya seferini başlatan ilk aşamalarında Patton'a herhangi bir emir verilmedi. Bunun yerine, Alman askeri istihbaratını ana işgalin bunun yerine Pas de Calais'e geleceğini düşünmeye ikna etmek için güney İngiltere'deki varlığı etrafında bir hayalet ordu inşa edildi. Hile işe yaradı: Adolf Hitler, panzerlerin büyük bir kısmını geride tuttu ve Batılı Müttefikleri Normandiya'daki yerleşim yerlerinden atmak için bir Alman ordusunu Calais çevresine yollamakta çok geç kaldı.

Patton'a D-Day'den (6 Haziran 1944) bir ay sonra, Bradley komutasında hizmet veren ABD 3. Ordusu'nun komutası verildi. Patton, 3. Ordu tarafından Normandiya'dan Seine'ye doğru gerçekleştirilen harekata öncülük etti. Üstlerini daha fazla aldatması ve doğrudan emirlere itaatsizliği ile nam salmıştı. Aralık 1944'te Ardenler saldırısı sırasında, Noel'in ertesi günü Bastogne'daki kuşatma altındaki garnizonu rahatlatmak için 3. Ordu'yu kuzeye doğru döndürerek olağanüstü bir savaş alanı manevrası yaptı. Patton'ın adamları 22 Mart 1945'te Almanya'ya geçerek hızla Bavyera ve Çekoslovakya'ya, ardından Avusturya'ya ilerledi. Almanya'nın teslim olmasının ardından Patton, Japonlarla savaşmak için gönderilmedi ama bunu umuyordu. Nihayetinde Almanya'da Bavyera askeri valisi olarak kaldı. Ekim 1945'te, Sovyetler Birliği hakkında son derece kaba sözler söyledikten sonra, askeri ve siyasi amirlerinin emriyle, Almanya'yı Nazilerden arındırma görevine gereken hızda devam etmediği için görevden alındı. Kısa bir süre sonra, bir araba kazasında boynunu kırdıktan iki hafta sonra, 21 Aralık 1945'te, Heidelberg'de (Almanya) öldü.

General George Smith Patton "War as I knew it - Benim Bildiğime Göre Harb" isimli (ki Patton, anılarını ölümünden 4 gün öncesine kadar yazmaya devam etmiştir) anılarından oluşan bir kitap yazmıştır.

---

Yorumlar